Boşanma sürecinde tedbir ve yoksulluk nafakası nasıl belirlenir? Nafaka türleri ve koşulları hakkında ayrıntılı bilgi edinin, hak kaybı yaşamamak için gerekli süreçleri öğrenin.

 

Boşanma Sürecinde Tedbir ve Yoksulluk Nafakası Nasıl Belirlenir?

Boşanma davalarında nafaka, maddi olarak zor durumda kalabilecek tarafın hayatını devam ettirebilmesi için ödenen bir miktardır. Boşanma sürecinde alınabilecek nafaka türleri arasında tedbir nafakası ve yoksulluk nafakası öne çıkar. Ayrıca iştirak nafakası, eğitim (yardım) nafakası da bulunmaktadır. Bu yazımızda ise tedbir ve yoksulluk nafakalarının ne olduğu, belirlenme süreçleri ve şartları hakkında ayrıntılı bilgi sunulmaktadır.

 

Tedbir Nafakası Nedir?

Tedbir nafakası, boşanma davası devam ederken, ekonomik zorluk çeken tarafa geçici olarak ödenen bir nafakadır. Mahkeme, boşanma davası açıldığı andan itibaren taraflardan birinin mağdur olmaması adına geçici olarak tedbir nafakasına hükmedebilir. Tedbir nafakasının özellikleri şu şekildedir:

 

• Geçici olması: Tedbir nafakası, boşanma davası sonuçlanana kadar devam eder ve boşanma kesinleştiğinde sona erer veya yoksulluk nafakasına dönüşebilir.

• Mahkeme Kararı ile Belirlenir: Mahkeme, tarafların ekonomik koşullarını, çocukların ihtiyaçlarını ve sosyal yaşam standartlarını göz önünde bulundurarak tedbir nafakasına karar verir. Taraflar anlaşmalı boşanma durumunda kendileri de tedbir nafakasını belirleyebilmektedir.

 

Yoksulluk Nafakası Nedir?

Boşanma davası kesinleştikten sonra hükmedilen nafaka yoksulluk nafakasıdır. Yoksulluk nafakası, mahkemenin tarafların sosyal ve ekonomik koşullarını değerlendirmesi sonucunda belirlenir. Bu tür nafakanın belirlenmesinde etkili olan faktörler şunlardır:

 

1. Ekonomik Durum: Nafaka talep eden tarafın boşanma sonrası maddi durumu incelenir. Yine nafaka borçlusunun da maddi durumuna göre bir miktar belirlendir.

2. Kusur Oranı: Kusur durumu, nafaka talebinde önemli bir faktördür. Nafaka talep eden taraf, tam kusurlu değilse yoksulluk nafakası talep edebilir.

Yine mahkemece birçok etken birlikte değerlendirilerek bir karar verilir.

 

Yoksulluk Nafakasının Süresi ve Sona Ermesi

Yoksulluk nafakası süresiz olarak bağlanabilir, ancak belirli koşullar altında sona erdirilebilir. Bu durumda, nafaka ödemeleri aşağıdaki durumlar gerçekleştiğinde mahkeme kararı ile kesilebilir:

 

• Nafaka Alacaklısının Yeni Bir Evlilik Yapması: Nafaka alan kişi yeniden evlenirse, yoksulluk nafakası sona erer. Bu durumda nafaka yükümlüsü mahkemeye başvurarak nafakanın kaldırılmasını talep edebilir.

• Fiilen Evli Gibi Yaşama: Nafaka alacaklısının başka biriyle evli gibi yaşadığı kanıtlanırsa, mahkeme nafakanın kaldırılmasına karar verebilir. Fiili evlilik durumu, birlikte yaşama ve ekonomik ortaklık göstergeleri ile değerlendirilebilir.

• Ekonomik Durumda İyileşme: Nafaka alacaklısının ekonomik durumunda olumlu bir değişiklik olması veya düzenli bir işe girmesi nafakanın sona erdirilmesine neden olabilir. Nafaka borçlusu, bu durumu ispatlayarak mahkemeye başvurabilir.

• Nafaka borçlusunun durumunun kötüleşmesi: Aleyhine nafaka hükmedilen kişinin ekonomik durumunun kötüleşmesi sebebiyle de nafakanın kaldırılması ya da azaltılması davası açılabilir. 

 

TMK 176. Maddesi ; ''Tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hâllerde iradın artırılması veya azaltılmasına karar verilebilir.Hâkim, istem hâlinde, irat biçiminde ödenmesine karar verilen maddî tazminat veya nafakanın gelecek yıllarda tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına göre ne miktarda ödeneceğini karara bağlayabilir.'' 

 

Tedbir Nafakası ile Yoksulluk Nafakasının Farkları

• Süreklilik: Tedbir nafakası boşanma davası süresince geçerli olan bir nafakadır ve dava sonuçlandığında sona erer veya yoksulluk nafakasına dönüşür. Yoksulluk nafakası ise boşanma davasın kesnleştikten sonra maddi olarak zor durumda kalacak tarafa verilir ve daha uzun süre devam eder.

• Hükmedilme Şartları: Tedbir nafakası, boşanma sürecinde tarafların mağdur olmaması adına geçici olarak verilir ve mahkeme kararı ile kesilebilir. Yoksulluk nafakasında ise tarafların ekonomik durumu, kusur oranı ve yaşam standartları dikkate alınarak belirleme yapılır.

• Kusur durumu: Mahkemece tedbir nafakasına hükmedilebilmesi için tarafların kusur durumuna bakılmaz, ancak yoksulluk nafakasında tam kusurlu olan taraf lehine yoksulluk nafakasına hükmedilmemektedir.

• Sonlanma Koşulları: Tedbir nafakası boşanma kararı ile sona ererken, yoksulluk nafakasının sona ermesi için bazı durumlar (yeni evlilik, ekonomik iyileşme vb.) gerekir.

 

Nafakanın Artırılması ile İlgili Yargıtay Kararı

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2015/18575 E. 2016/2837 K.;

"TMK nın 327. maddesinin 1. fıkrası; "Çocuğun bakımı, eğitimi ve korunması için gerekli giderler ana ve baba tarafından karşılanır." hükmünü,

330. maddesinin 1. fıkrasının ilk cümlesi; "Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir." hükmünü,

331. maddesi ise; "Durumun değişmesi halinde hakim, istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirler veya nafakayı kaldırır." hükmünü içermektedir.

Yukarıda açıklanan yasa maddeleri birlikte değerlendirildiğinde, iştirak nafakası; çocuğun yaşı, eğitim durumu, günün ekonomik koşulları ile genel ihtiyaçlar ve ana ile babanın mali durumlarına göre takdir edilir. Nafakanın takdirinde; çocuğun yaşça büyümesi nedeniyle artan ihtiyaçları ile ana ve babanın mali durumlarındaki değişiklik araştırılıp, önceki nafaka takdirinde taraflar arasında sağlanan dengeyi koruyacak bir karar verilmelidir.

Somut olayda; artırılması istenilen nafakanın 18.12.2012 tarihinde kesinleşen anlaşmalı boşanma davası ile kararlaştırıldığı, iş bu davanın açıldığı 20.03.2015 tarihinde ise küçük ...' ün eğitim ve öğreniminin sürdüğü, aradan geçen 2 yılı aşkın sürede büyüyen çocuğun eğitim ve öğrenim koşullarının değişmesi nedeniyle ihtiyaçlarının arttığı, davacının mahkemece tespit edildiği üzere sosyal ve ekonomik durumunun iyi olması karşısında aynı süreçte davalının aldığı ücrette de bir miktar artış olduğu açıktır. Davacının sosyal ve ekonomik durumunun iyi olması, davalının ödeme gücüne oranla iştirak nafakası ödemesine engel değildir.

Buna göre, mahkemece; velayeti anneye bırakılmış olan çocuğun ihtiyaçlarını en uygun ölçüde karşılayacak, davalının geliri ve ödeme gücü ile de orantılı olacak şekilde daha uygun nafakaya hükmedilmesi ve bu suretle dengenin yeniden sağlanması gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile düşük nafaka takdir edilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir."

 

Sonuç

Boşanma sürecinde tedbir ve yoksulluk nafakası, ekonomik olarak mağduriyet yaşayacak tarafların korunması amacıyla düzenlenmiştir. Tedbir nafakası, dava süresince geçici olarak bağlanırken; yoksulluk nafakası, boşanma sonrası maddi olarak zor durumda kalacak olan tarafa, uzun vadeli bir destek sağlar. Her iki nafaka türünün de miktarı ve süresi, tarafların ekonomik koşulları ve yaşam standartları göz önünde bulundurularak mahkeme tarafından belirlenir.

 

Nafaka talepleri ve nafakanın sonlandırılması gibi konular oldukça karmaşık olabilir. Bu nedenle, boşanma sürecinde hak kaybı yaşamamak ve süreç hakkında detaylı bilgi almak için bir boşanma avukatına veya nafaka avukatına danışmak faydalı olacaktır.

"Boşanma Sürecinde Tedbir ve Yoksulluk Nafakası Nasıl Belirlenir?" adlı makalenin tüm hakları yazarı Av. Eda Yıldırım İlhan'a aittir ve makale, yazarı tarafından (http://www.edayildirimilhan.av.tr) internet sitesinde yayınlanmıştır. Söz konusu bu makalenin bütünü yazarının izni olmaksızın çoğaltılamaz, Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun olarak makaleye atıf yapılmak suretiyle alıntı yapılabilir.

    Makalelere Göz Atın

Avukat Eda Yıldırım İlhan

Eskişehir'de ticaret, şirketler ve sözleşmeler hukuku, iş ve sosyal güvenlik hukuku, aile hukuku, miras hukuku, sigorta hukuku, gayrimenkul hukuku, icra ve iflas hukuku, idare ve vergi hukuku, tüketici hakları hukuku alanlarında şahıs ve şirketlere kurumsal olarak avukatlık ve danışmanlık hizmeti vermektedir.


Yayınlama